5.2 neyi hatırlatıyor?

İstanbul 5.2 şiddetinde sallanmış. Daha büyüklerinden Allah korusun. Atv’de depremle ilgili uzmanlar yorum yapıyor. Fay hatları ile ilgili inceden inceye ve görüntülü bilgiler veriyorlar. Büyük sarsıntıların öncüsü olabileceğinden korkuluyor.

Uzmanlardan birisi diyor ki: “Korkacak bir şey yok. Eğlenmenize bakın, tatilinizi yapın.”

 

Marmara’da tatil ve eğlence denince manevi değerlerin hiçe sayıldığı bir fay hattı ortaya çıkıyor. Eğlence ehlinin ahlaki değerleri hiçe sayması gibi, uzmanlar da depremin manevi yönünü görmezden geliyorlar.

 

Bediüzzaman başkalarının ölü zannettiği yer küreyi bir hayvana benzetiyor (Sözler 644), yani “Hayat sahibi bir canlıdır” diyor. Bu durumda insanları da bu canlının ruhu ve duyguları olarak kabul etmek gerekir.

 

Doktorlar, insanın maddi bir çok rahatsızlıklarının sebebinin manevi ve ruhi bunalımlar, bastırılmış duygular, stres, depresyon gibi insanın görünmeyen, elle tutulmayan, mahiyetini ve sırlarını çok da çözemediği ruhla ilgili hususları olduğunu belirtmektedirler.

 

İnsanın iç dünyasında kopan fırtınaların ve sarsıntıların doğrudan doğruya vücudunda bir takım yaralar açtığını herkes bilir ve bunu yaşar.

 

Tek başına canlı kabul edilen dünyanın bir yerinde eğer bir sarsıntı oluyorsa, muhakkak manevi bir cinayet işlenmiştir ki, dışa vuruyor. Maneviyatı hiçe sayarak günah sayılan şeyler, sanki günah olmaktan çıkartılarak çoğunluk tarafından işlenmeye ve normalmiş gibi görünmeye başlanmışsa, muhakkak bir depresyona sebep olacaktır. Dünyanın depresyonu da elbette deprem şeklinde olacaktır. Bunu Bediüzzaman; “Mâdem bir kısım hatâlar, unsurları ve arzı hiddete getirecek derecede bir şümûllü isyandır ve çok mahlûkatın hukukuna bir tahkirli tecavüzdür.” (Sözler 159) sözleri ile ifade eder.

 

Bediüzzaman; “Hem insanlar, hayvanlar gibi mevcudât başıboş değiller; belki vazifedar memurdurlar, bir Hakîm-i Rahîmin nazarındadırlar. … Hem, sana düşmanlık vaziyetini alan mikroptan tâ tâun ve tûfan ve kaht ve zelzeleye kadar bütün eşyanın dizginleri o Rahîm-i Hakîmin elindedirler. O Hakîm’dir, abes iş yapmaz; Rahîm’dir, rahîmiyeti çoktur. Yaptığı her işinde bir nevi lütuf var.” (Sözler 580) diyerek göz ardı edilmemesi gereken hakikati hatırlatıyor.

5.2 bunları hatırlatmalı.

 

Uzmanlar;  “Eğlenmenize bakın, tatilinizi yapın.” demeden önce; “Aman ahali, dünyamız da insan vücudu gibi çok hassastır, onu üzecek, sarsacak, depresyona sokacak, hiddete getirecek şeyleri yapmaktan kaçınalım. Günah işleyerek oluşan manevi olumsuz atmosferin azap verici harareti ile fay hatlarını yerinden oynatmayalım.” tavsiyesinde bulunmalıdırlar.

 

Elbette maddi olarak ne yapılması gerekiyorsa yapılacak, alınması gereken bütün tedbirler alınacak. Ama unutmayalım yer kürenin Sahibinin izni olmadan da bırakın fay hattını, yaprak bile kıpırdayamaz. Biz asıl O’nu memnun etmeye bakalım. O gökteki yıldızları boşlukta istediği gibi nasıl durduryorsa, birbirine çarpmadan döndürüyorsa, bizim için de fay hatlarını kırılmadan boşlukta tutar. Yeter ki, O istesin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
5 Yorum